THY Skylife
Osmanlı'nın mutfak kayıtlarına baktığımızda çok çeşitli sebze yemeklerine rastlıyoruz. Anadolu'nun sebze çeşitliliği buradaki en önemli unsur olsa da buharlı tren ve vapurun icadının rolünü de unutmamak gerekiyor. Bu araçların icadıyla dünyanın birçok farklı ülkesinden saraya getirilen sebzeler, sebze yemeği çeşitliliğini daha da arttırmış.
Osmanlı mutfağı bir yandan geleneksel yapısını korurken, öte yandan tat yelpazesini yeni sebzelerle genişletmeye devam etmiş. Padişahların has bahçelerinde kendilerine özel sebzeler yetiştirilmiş. Beğenilen sebzelerin tohumları saray civarına ekilmiş ve yetiştirilmeye başlanmış. Burada yetişen sebzelerin dışında saray kayıtlarına otuzdan fazla sebze çeşidi daha not edilmiş.
Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde o dönemki sebzelere ve sebze satan esnafa değinir; özellikle bamyadan övgü dolu sözlerle bahseder. Sebze satan esnafı tek tek tanıtır ve sebze satma usullerini de açıklar. Mesela soğan satanlar için, Her taama lezzet veren tuz soğandır soğan! diye
feryat ederek geçerler. diye belirtir.
Sebzeyle yapılan birçok yemek sıcak yenildiği gibi soğuk olarak da servis edilir. Osmanlı mutfağındaki ilk soğuk yemek, XV. yüzyılda kayıtlara geçen mastabe olarak kabul edilir. Sebze yemekleri saray sofralarının vazgeçilmezlerindendir.
|