Kümes hayvanlarının ülkemiz yönünden de en yaygın olanı tavuktur. Türkiye'de kümes hayvanları arasında en çok beslenen, en çok yetiştirilenidir. Erkeğine horoz, 1 yaşından küçük yavrusuna piliç, daha küçüklerine de civciv adı verilir.
Genel olarak horozlar 3 - 3,5 kilo, tavuklar ise 2 - 2,5 kilo olur. Buna rağmen, gerek horozlar, gerek tavuklar arasında, iyi beslenmişleri, ağırlıkları A - 5 kiloyu bulanları da görülmektedir.
Tavuk Cinsleri:
Yeryüzünde tavuğun pek çok cinsleri vardır. Ülkemizde de bir çok cinsleri yetiştirilmektedir. Bunların en belli başlıları Denizli, Sarıtepeli, Gerze, Nemse (beç) ve Hacıkadın'dır. Bunlar yerli türleridir. Yabancı menşeli tavuklar da Türkiye'de yetiştirilmiştir. Bunlardan da önemlileri ligorin (legorn), Rot (Rhode Island), Nemşa (New Hampshire) ve Piymout (Plimut) tur.
Yerli türlerden olan Nemse (Beç) tavuğunun özelliği Orta Avrupa menşeli olmasıdır. Orta Cağ'da bu türe Türkiye tavuğu adını verenler, Avrupalılardır.
Yabancı tavuklardan ligorin ile rot, daha çok, yumurtası için beslenen türlerdir. İyi ligorinlerin yılda 250 - 300 yumurta verdikleri görülmüştür.
Ülkemizde başka tavuk çeşitleri de vardır. Sussex, Brahma, Koşin ve Ispenç tavukları bunlar arasındadır, ispenç tavukları, genel olarak piliç büyüklüğündedir. İyi yumurta yapmazlar. Süs için yetiştirilir.
Bazı cins tavuklar sırf yumurtaları için, bazı cinsleri de sırf etleri için yetiştirilirler. Eti için yetiştirilenler özel bakıma tâbi tutularak kısa sürede kesilecek hâle getirilirler.
Tavuğun Bakımı:
Tavuk, yetiştirilmesi, beslenmesi en kolay hayvanlardan biridir. Büyük çapta yetiştiricilik yapanların büyük çabalarına karşı, küçük çaptaki yetiştiriciler de bu işi kolaylıkla yürütebilirler.
Tavuk yetiştirmek için bir kümes ve mümkün olduğu takdirde, kümesin içinde bulunacağı, etrafı telle çevrili avlu gibi küçük bir toprak yeterlidir. Bu avlu gibi yer, tavukların içinde serbestçe dolaşabilmeleri, hareket edebilmeleri içindir. Bir bahçenin içinde tavukların yiyerek zarar verebilecekleri bitkileriniz yoksa ve hele etrafı da yüksek duvarlarla çevrili ise bu bahçenin uygun yerine konulacak bir kümes yetiştiricilik için yeterlidir.
Tavuklar, toprakta eşelenmeyi, içindeki bitki ve kurtları yemeyi sevdikleri İçin mutlaka kümesin çevresinde toprağı bol bir yere sahip olmaları gerekir.
Kümes, tavuğun geceyi geçirmesi için yapılmış evidir. Kümesin içine tünek yapılması şarttır. Zira tavuk, ancak geceyi tünekte geçirebilir. Tavuğun yumurtlaması için bu kümesin bir köşesine bol samandan ibaret bir folluk yapmak da gerekir. Bu samanlar, bir köşeye olduğu gibi konabileceği gibi genişçe, bir tavuğun rahatça sığabileceği bir kutu içine de konabilir. Kümeste barınan tavuk sayısı fazla ise folluk sayısını da biraz fazla tutmak gerekir. Her tavuk için ayrı bir folluk kullanmaya gerek yoktur.
Kümesin sık sık temizlenmesi, içindeki gübrelerin alınması, tavukların yumurtlama durumlarının kontrol edilmesi gerekir. Kümeslerden alınan gübreler bahçedeki ağaçların dibine konmak suretiyle bu ağaçların gübre ihtiyacı da tavuklardan, para harcanmadan sağlanmış olur.
Tavukların telle çevrili gezinti yerlerine sık sık yeşil otlar atmak, top rağı arada bir bellemek de gerekir. Hayvanların kireç ihtiyaçlarını sağlamak için arada kireç de verilmelidir. Kullanılan yumurtaların kabukları kümese konmak suretiyle de tavukların kalsiyum ihtiyaçları giderilebilir
Yağlanan tavuklar az yumurta verdikleri için, yumurta versin diye beslenen tavukların fazla semirtilmemesi, yemlerinin ona göre verilmesi gerekir.
Civciv yemleri çok çeşitlidir. İyi yetiştiricilik yapmak isteyen bir kimse civcivleri özel yemlerle beslendiği takdirde, daha iyi sonuçlar alır
Yumurtası için beslenen tavuklarla, eti için beslenen tavuklar ayrı cins yemlerle beslenirler. Bu durumda, iki tür için ayrı ayrı yemler kullanmalıdır.
Tavuk nasıl üretilir?
Tavuk da, kuşlar gibi, yumurtadan ürer. İyi cins bir tavuk yılda 250 -300 tane kadar yumurta verir. Tavuk, yılın yalnız iki ayında. Aralık ve Ocak'ta yumurtlamaz.
Tavukların yumurtlaması için horoz şart değildir. Tavuklar horozsuz da yumurtlarlar. Yalnız, bu yumurtalar döllenmemiş olduğu için. civciv vermez.
Tavuğun üremesi kuluçka ile olur. Anaç tavuk Şubat sonlarında kuluçkaya yatar. Yumurtalarının üzerine oturur, 21 gün süre ile yumurtaların jzerinde kalır, onları ısıtır ve civcivlerin çıkmasını sağlar. Kuluçkadan 21 gün sonra yumurtalat çatlar ve civcivler çıka
Kuluçkaya yatan tavuğa anaç tavuk denir. Anaç tavuklar, bütün anne hayvanlar gibi, yavrularının korunmasında çok büyük titizlik gösterirler. Tavuklar, civcivlerini kanatlarının altına alırlar, onları bütün tehlikelerden korurlar. Yavrularını korumak için hiç çekinmeden, korkmadan her türlü mücadeleye atılırlar. Gerektiğinde kedi ve köpeklerin, hattâ insanların bile üzerlerine atılırlar, pençeleri ve gagalariyle civcivlerini korurlar.
Tavuklar bu analık görevlerini yavruları adamakıllı büyüyünceye, kendi başlarına yetecekleri zamana kadar yapariar. Onların yem bulmasını, aç kalmamasını sağlarlar. Anaç tavuk, bir yiyecek bulduğu zaman gaga-siyle yere vurur, bir takım sesler çıkarır, böylece onların bu besinden ya-
rarlanması imkânını sağlar. Civcivleri büyüyünceye kadar kanatlarının altında uyutur, büyütür.
Tavuklar kuluçkaya yattıkları zaman vücût sıcaklıkları çoğalır. Karın çevresinde bulunan ince kan damarları çoğalır. Bu damarların çoğalttığı sıcaklık yumurtaların devamlı olarak 39 - 40 derece ısı altında kalması sonucunu sağlar.
Kuluçka süresince tavuk yumurtaların üzerinden pek az kalkar. Kalktığı zaman da bu çok kısa sürer, yeniden dönüp yumurtalarının üzerine oturur. Espsen yumurtalar ana sıcaklığından uzunca bir süre yoksun kaldığı takdirde yavrular ya yumurtada ölür, ya da yumurtalar bozulur, cılk çıkar. Bu yüzden, tavuk, kuluçka halinin gerektirdiği şartları sağlayarak civcivlerin çıkmasına imkân hazırlar.
Kuluçka makinesi ile civciv :
Tavuk yetiştiricilikte esas çok tavuk elde etmek olduğu için, kuluçka şartlarının yapay olarak yaratılmasını esas alan kuluçka makineleri icad edilmiş ve bunlar gitgide geliştirilerek bugünkü, modern bir endüstri diyebileceğimiz tavukçuluk meydana gelmiştir.
Kuluçka makineleri çeşitli büyüklüklerde yapılmaktadır. Bunlar, içlerindeki sıcaklık ve nem derecesi belirli ölçülere göre ayarlanabilen makinelerdir. Bunlar ya elektrikle, ya da petrolle işlerler. Özel bölmelere yumurtalar konur, makineler çalıştırılır ve genel olarak 37 - 40 derece ısıda, yüzde 65 - 95 rutubette kuluçka süresi tamamlanan yumurtalardan civcivler çıkar. Bu civcivler makinenin başka bir kesiminde, belirli koşullar altında tutularak dış etkilerden korunur. Böylece büyüyen civcivlerden gereken yararlar sağlanır.
|